22 Ekim 2013 Salı

SARDES ÖREN YERİ ÖZELLEŞİYOR



 T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı yüzbeş (105) Müze ve Ören Yeri için “2 Aşama Müze ve Örenyerleri Gişelerinin İşletimi, Giriş Kontrol Sistemlerinin Modernizasyonu ve Yönetimi İşi” İhalesi 30 Ekim 2013 Çarşamba günü saat 10:00’da, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Giriş Katı Toplantı Salonunda gerçekleştirileceği açıklandı.



Son yıllarda yapılan tanıtım faaliyetleri ile dünya çapında popüleritesi artan Lidya krallığının başkenti Sardes Örenyerinin de ihalede yer alacağı edinilen bilgiler arasında.
Konu ile ilgili bilgisine başvurduğumuz Salihli Turizm Derneği SATURDER yetkililerinin açıklamasına göre; "Sardes önce UNESCO Dünya Mirası Aday listesine girmekle şimdi ise özelleştirilme çalışmaları ile hak ettiği konuma yaklaşmaktadır. Dünya Mirası kapsamına alınacağı güçlü bir olasılık, böylece tüm dünya gezginleri ilk defa Sardes'i öğrenecek daha yakından tanımak ve keşfetmek için  Sardes'e geleceklerdir. Örenyerimizin günümüz görüntüsü   yeterli değildir. Yapılacak ihale sonucunda burasının modernizasyonu ile daha çekici bir duruma gelecektir. Böylece ziyaretçi sayısı artacak ve Salihli için yeni işyerleri,oteller,lokantalar v.b işletmeler ile yetişmiş,yabancı dil bilen personele gereksinim duyulacaktır. Biz dernek olarak bunun için kurulduk ancak kendimizi, amacımızı tam olarak anlatamadık.Umarız ki bugünden itibaren halkımızın özellikle turizm konusundan yararlanacak işverenlerin desteğini alırız. Salihli için hayırlısı olsun,bakalım hangi kuruluş ihaleyi alacak, bekleyip göreceğiz ve sonuçta kazananlarla işbirliği yapmaya çalışacağız."



20 Ekim 2013 Pazar

Türk Adının Tarihi ve Anlamı


 Dünya üzerinde büyük bir kültür sahibi olan Türkler'in isimlerinin nereden geldiği bugüne kadar bir çok kez araştırma konusu olmuştur. Yapılan araştırmalarda birçok isim, bu konu üzerinde belli başlı savlar ortaya atmışlardır. Bunların bazıları akla uygun görünse de bazılarının gerçekle yakından ilgisi dahi yoktur. Bugüne kadar ortaya atılan görüşler ortadadır.Bunlara göre Heredot'un doğuda yaşayan kavimleri aktarırken Targitalar, İskit toprakları üzerinde yaşayan Tyrkaeler, Tevrat'ta adı geçen Yafesin torunu Togharma, Hint kaynaklarında belirtilen Turukha, Thraklar, Ön Asya metinlerinde belirlenen Turukkular,Çin kaynaklarında zikredilen Tikler ve hatta Troialılar Türk olarak ifade edilmiştir.

İran kaynaklı Zend-Avesta rivayetinde ve İsrail kökenli Tevrat rivayetlerinde de Türk adı aranmıştır. Nuhun torunu Türk, İran kaynaklarında zikredilen hükümdar Feridun'un oğlu  Turac da Türk ismiyle belirlenen kavim olunması istenmiştir. Türk kültürü o kadar geniş bir alana yayılmıştır ki, İran kökenli hükümdar Afrasyab'ın bir Türk olabileceği, Türk hükümdarlarından Alp Er Tunga ile aynı kişi olabileceği düşünülmüştür. Türk ismi eğer ki o dönemlerde böyle zikrediliyorsa tek heceli olması gerekirdi. Ancak Göktürk kitabelerinde durum hiç de böyle değildir. Orhun kitabelerinde bu ad Türk'ten daha çok "Türük" olarak kullanılmıştır. 



Türük Oguz begleri, bodun eşidin üze Tengri basmasar, asra yer telinmeser, Türük Bodun ilinin, törüngün kim artadı udaçı erti?

Türk Oğuz beyleri, milleti, işitin! Üstte gök çökmedikçe, altta yer delinmedikçe Türk milleti, ilini töreni kim bozabilecek idi? [1]

TÜRK ADININ ANLAMI 

Türk adına bugüne kadar bir çok anlam yüklenmeye çalışılmıştır. Kimilerine göre Tu-küe="miğfer", Trk="terk edilmiş", Türk="olgunluk çağı", Takye="deniz kıyısında oturmuş adam, cezbeden" anlamındadır. Bazı otoritelere göre de daha farklı anlamlar taşır. A.Vambery'e göre bu isim "türemek"ten ortaya çıkmıştır. J.Denny'de bu görüşe katılmaktadır. Ziya Gökalp ise bu adın kökenini "türeli-töreli" olarak belirtmiştir. Kitabelerde geçen bu ismin abideleri çözümleyen Thomsen tarafından da bir millet adı olarak savunulduğu unutulmamalıdır. Buna Neymeth de katılmaktadır. "Çok gelişen,kuvvetli" anlamda olduğunu ileri sürenler de bulunmaktadır. Çin kaynakları bu ismin Aşina Hanedanına mensup olduğunu belirtir. Persler ise ismi "Altaylı" olarak kullanmışlardır.

Tüm bunlara rağmen bilinmelidir ki Türk ismini bir devlet adı olarak tam teşekküllü kullanan Göktürk'lerdir. Tüm bunlara bakarsak Türk ismi kabile isminden ziyade daha çok siyasi bir addır. Göktürklerle bu isim zamanla etnik bir isim olmuş, milli bir payeye ulaşmıştır.  

Türk adına ilk kez; Doğuda Çinliler tarafından 6'ncı yüzyılda yazılan Chou Sülalesi yıllığında, Batıda Bizanslı tarihçi Agathias'ın yine aynı asırda yazılmış eserinde, Araplarda ise 7'nci asırdaki şair Zubyavi divanında ve 12'nci asırdaki bir Rus kroniğinde rastlanılmıştır.  

                                                                                                                                   OĞUZHAN CAN  


[1] (Bilge Kağan Yazıtı - Doğu Yüzü) Prof. Dr. Muharrem Ergin, Orhun Abideleri, Boğaziçi Yayınları, İstanbul, 2002, s. 40-41

Kaynaklar:  
■ İbrahim Kafesoğlu,Türk Milli Kültürü,İstanbul 2010
■ Osman Turan,Türk Cihan Hakimiyeti Mefkuresi Tarihi,İstanbul 2012

7 Ekim 2013 Pazartesi

Doğulu Bir Gencin Mektubu

       İyi günler size önemli bir konuda yazacağım... Ben Beritanlı Aşiretine mensup bir gencim... Bizlere dedemin de anlattığı gibi yıllardır batılı istihbarat örgütlerinin (Türkmen aşiretlerine) yaptığı Kürtlük propagandası sonucu, insanlarımızın önemli bir kısmı kendini Türk’ten ayrı bir millet zannetmektedir. Halbuki biz tarihimizi araştırdıkça Türklük gerçeği ile karşılaştık. Tam bir konar göçer Türkmen Yörük aşiretiyiz.. Her yönümüz Yörük kültürüdür... 
Şu an 3 arkadaşız... Birimiz Karakeçili, birimiz Badilli yani Begdili Türkmen’i, ben de Beritan Türkmen’iyim. 
       Beritan sözünü araştırdım. Tamamen Türkçe bir kelime... Göçer göçebe anlamında... Yörükleri araştırdım. Her şeyimiz ayni... Çok yaşlı dedelerimize danıştım, çok önceleri yalnızca Türkçe konuştuğumuzu söylediler. Anladık ki bizler öz be öz Türk’üz. 
    Karakeçili arkadaşım da Kırıkkale ve Kütahya’daki Karakeçililerle her şeylerinin aynı olduğunu ve dokudukları kilimlerin motiflerinin bile aynı olduğunu, Kayı boyuna mensup olduklarını ve Osmanlının kuruluşunda var olduklarını, araştırdı, gördü... Badilli arkadaşım araştırdığında 24 Oğuz boyunun olduğunu ve onların da Begdili boyunun ta kendisi olduğu gerçeğini gördü... Akrabalarının soyadlarının Beydili, Beydilli, Baydilli, Baydil ve Badilli olduğunu zaten biliyordu... 
    Bir an Doğu Anadolu üzerinde nasıl bir oyun oynandığını konuşmaya başladık... Türk olmamıza rağmen nasıl Türk’ten ayrı bir millet zannettirdiler bizi diye düşündük... 
      Kürt sözünün tarihte ilk defa Orta Asya’da Elegeş yazıtlarında (M.S. 650 de 39 yaşında ölen Alp Urungu adlı bir Türk beyinin mezar yazıtı) geçtiğini öğrendik. Alp Urungu öz be öz Türk idi... Sonra düşündük Kürt ne demekti... Ilk defa fark ettik ki konuştuğumuz “Kürtçe” dediğimiz dilde “Kürt” diye bir kelime yoktu... Bunu neden daha önce düşünmediğimize yandık. Ben Zazaca konuşuyorum hiç anlamıyorlar... Onlar Kırmanca konuşuyorlar ben anlamıyorum. Anlaşabildiğimiz dil ise Türkçe. Şimdi ise yemin ettik Türkçeden başka bir dil konuşmuyoruz. 
      Bekliyoruz ki vatansever gazeteciler üniversite hocaları bu konuyu ele alsınlar... Sizleri gazeteciliğe davet ediyorum... 
Neden kendine Kürt denmesinden hoşlanmayan Zaza dedeleriyle röportaj yapmıyorsunuz? 
   Neden gidip Türkan aşiretinin yaşlıları ile röportaj yapmıyorsunuz? 
Neden Karakeçili Türkmenleriyle röportajlar yapmıyorsunuz? 
Neden Hakkari’ye adını veren Saka Türklerinden Akari aşiretiyle konuşmuyorsunuz? 
      Neden Gur Türklerinin Aşireti olan ve Fatihin hocası Molla Gurani’nin de aşireti olan, Guran aşiretinin kendini Türk saymadığını araştırmıyorsunuz? Aynı aşiretin Azerbaycan’daki kolu, kendini Türk biliyor, Kürtçe tek kelime konuşmuyor da, neden Türkiye’deki kolu kendini Türk’ten ayrı bir şey sanıyor? 
Neden?.. 
         Araştırmak bir vatan görevidir. Bu araştırmalar terörü bitirir... 
Allah aşkına araştırmaya değmez mi? 
Biz insanlarımızı uyarıyoruz! Ve inanın insanlarımız Türk olduklarını duymak istiyorlar. Koskoca Avşar boyunu Kürt yaptılar... Ama onlar bunu yemiyorlar artık. Gençleri; Avşarların Oğuz Türkünün geniş bir boyu olduğunu araştırıp öğrendiler. 
      Şimdi bu yazıyı karalamak isteyenler saldıracaklardır. Ama böyle yürekli çıkışların, ülkemize göz dikenlere en geçerli gözdağı olduğunu düşünüyorum.. 
Behiç K.